24 Temmuz 2012 Salı

Bilmiyorum yazısı

"Bilmiyorum" tehlikeli bir kelimedir. Risklidir. Yani aslında avantaj da taşır! Keskin bir bıçak gibi kullanmanız mümkün olur arada.. Peki tercihimiz hangi yönde olmakta? Bildiklerimizi büyük bir şehvetle sayarken, bilmediklerimiz nerede saklanmakta?

Kullanım şekline göre farklı anlamlara gelebilir "bilmiyorum":
  1. Gayet düz olarak: "Bilmiyorum"
  2. "Bilmiyorum" ama başka şeyler biliyorum
  3. Şu işi kaç kez yaptım bilmiyorum (sen de "yüz" ben diyeyim "bin"!)
Böyle sürer gider.

Tezim şu: GERÇEKTEN BİLMİYORUM diyebilen yok denecek kadar azdır. (Bakalım doğru çıkacak mı)

Üşenmedim bazı bloglarda "bilmiyorum" nasıl kullanılmış göz attım:
  • Örneğin şu blogda bir filmle ilgili şu cümlede geçiyor: "Toplam kaç defa izledim bilmiyorum. O film beni neden o kadar etkiledi onu da tam bilmiyorum."
  • Şu blogda ise şöyle bir cümlede rastladım: "Newyork’ a yeni gelen bir kızdan tavsiye almak ne kadar istersiniz bilmiyorum..."
  • Bu blogda da pek farklı değil: "Çoğu zaman nerden başlayacağımı bile bilmiyorum."
  • İşimle ilgili diğer blogum Tecrübe Günlüğü'nde ben bile hiç "bilmiyorum" dememişim!
Yaklaşık 10 bloga baktım, sadece yukarıdaki bilgilere erişebildim. Yani %30 oranında (sayfa sayılarına göre hesaplasak %1 bile çıkmazdı!) "bilmiyorum" kullanılmış ve hiçbiri GERÇEKTEN BİLMİYORUM anlamında değil.

Acaba "bilmiyorum" demekten mi korkuyoruz, unutuyor muyuz, yoksa gerçekten biliyor muyuz!

(Bu yazı burada bitmez. İkincisi gelmeli. Gerçekten bilmiyorum diyebileceğim şeyleri yazmalıyım. Ama ne zaman? Bilmiyorum:)


Not: Bu yazıyı okuyanlar; "gerçekten bilmiyorum" diyebildiğiniz birkaç şeyi yorumda sıralarsanız diğer yazıya ışık tutmuş olursunuz. Teşekkürler.


---
Fatih Gökler ile Koçluk için: go@gokler.co
http://goklerkocluk.com
---

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder